Aydın ve Ege’nin en iyi bölgesel kanallarından olan TVDen’deki “Seçim Raporu” programına konuk olan İncirliova Bağımsız Belediye Başkan Adayı Şerif Temel, moderatör Ayşe Yılmaz ve Mehmet Aydın’ın sorularını yanıtladı. “Bir..
Aydın ve Ege’nin en iyi bölgesel kanallarından olan TVDen’deki “Seçim Raporu” programına konuk olan İncirliova Bağımsız Belediye Başkan Adayı Şerif Temel, moderatör Ayşe Yılmaz ve Mehmet Aydın’ın sorularını yanıtladı.
“Bir insanın kendi yaşadığı bölgede kendini tanıtması, kendini anlatması kolay bir mesele değildir. Benim meslek icabı gezmiş olduğum bütün vilayetlerimizde gördüğüm İncirliova’mızın neden bazı şeylerden yoksun olduğunu farkederek bu işlere girdim.
1968’de Şili Devlet Başkanı’nın Tır şoförü olmasından esinlenerek, İncirliova’da Belediye Başkanı olacağım dedim.
Bu medeni bir cesarettir, bir tır şoförü Devlet Başkanı olabilirde, neden Şerif Temel Belediye Başkanı olamasın. O günden bugüne, ölü evinin yasçısı düğün evinin tefçisi olarak, ailemizden gördüğümüz terbiyedir. Bize büyüklük ve kibir yakışmaz. Biz fakir bir ailenin çocuğuyuz, herkese yakın olmak zorundayız. Herkesin yardımına koşmak zorundayız.
1999 yılında Belediye Başkanlığı’na seçildiğimde bana dediler ki, kamyoncu, cahil, görgüsüz, ilkokul mezunu. Ama Mimar Sinan bir Üniversite mezunu mu? Fatih Sultan Mehmet bir Üniversite mezunu mu? Bir İlayi Kelimetullah Davasının Alperenleriyiz, yani biz Ülkücüyüz. Bizim için Üniversite, Rahmetli Alparslan Türkeş’in okuluydu. Bize bu memleket için, vatan için, millet için hiçbir şey beklemeden, hiçbir menfaat gözetmeden gerekirse ölmeyi dahi bize tarif eden bir liderin talebeleriyiz.
Neden Bağımsız bir aday oldum?
1999-2004 yıllarında yapmış olduğum Belediye Başkanlığı döneminde, İncirliova’mızı o günün Kaymakamı olan Kamil Köten ile birlikte Aydın’ın merkez ilçesi yapmaya çalışıyorduk. O zamanın Kaymakamımızla, Jandarma Komutanlarımızla, Emniyet Müdürlerimizle bu konu hakkında bilgi alışverişinde bulunuyorduk. Tabi göreve geldiğimizden 6 ay kadar sonra 17 Ağustos depremi geldi. Allah’ım bir daha böyle bir felaketi göstermesin. Öyle bir zorluk dönemi geldi ki İncirliova’daki yatırım ve yaptırımları en iyi imar planına göre yapmamız gerekiyordu. Bu konuda Aydın’da görev yapan Jeotermal Mühendisi Koray Bey’le görüştüm. İncirliova’mızın iki mahallesi gibi gözüken, İstasyon üstü ve istasyon altı mahalleleri var. İstasyon üstü mahallesi jeolojik olarak alt taraftan 1.5 metre daha aşağıda. Ancan üst bölgedeki yapılanmamız, alt bölümden daha iyi gelişiyor. Koray Bey’e 60 yerde kazı çalışması yaptırdık. Bir felaketle karşı karşıyayız. Bundan sonraki çalışmalarımızı, daha sağlam, daha güvenli yapmamız gerekiyordu.
İncirliova’nın Cumhuriyet Mahallesi bölgesinde 5 kattan fazla proje verilmemişti bizim zamanımızda. Bunların uzun süre çalışmalarını yaptık.
2004 seçimlerine yakın bir zamanda İncirliova’da foseptik çukurlarının dolmaya başladığını farkettik. Vidanjörlerimiz yeterli gelmiyordu. O dönem Beşiktaş’ın değerli üyelerinden Nevzat Demir beyle görüştük. Onun mühendisleriyle birlikte bir proje oluşturmasını rica ettik.
“Devlet Bahçeli benim o dönem Genel Başkanı’mdı. Benim liderim Alparslan Türkeş!.”
Bizden önce Cemal Toprak’ta su ve kanalizasyon çalışmalarını yaptırmış ancak hepsi arşivde kalmış. Bizim o dönem için milyarlarca masraf yapmamız gereken projeleri, sağolsun Cemal Toprak yaptırmış. Gelen mühendislerde baktı, bu projeler derya dediler. Bu projelerle birlikte İstanbul’a gittik. Burada görüşmeler sonucu tek bir senet, alacak verecek muhabbeti olmadan bu işi üstlendiler sağolsunlar. Tabi o dönem Sayın Devlet Bahçeli’de Nevzat Demir’e ricasını iletmiş.
Benim kamyoncu olduğum dönemlerde 150-200 kamyon sebze, meyve çıkan bir ilçede hiç bir kalkınma yok. Hiçbir gelişme, istihdam yok. Türkiye’nin her yerine meyve, sebze gönderiyoruz. Ancak İncirliova’da bir salça fabrikası bulunmuyor. Sadece ürettiğimiz gibi satıyoruz. Hiçbir şeyi değerlendirmiyoruz. Tabi bu tecrübelerle birlikte 5 sene bir şeyler yapmaya çalıştık. İlçemize ne yapmamız gerekiyor.
Şu an mevcut olan Kırcılar İncir İşletmesi’nin sahipleri, bizim dönemimizde bir yer aradıklarını duydum. Bu arkadaşlar Köşk’e giderken, önlerini kestim. Dediler Köşk’te bir incir işletmesi açacağız dediler. Hayır, ben size İncirliova’da bu imkanı sağlayacağım dedim. Onlarda gerekli tüm işlemleri yaparak, günümüzde 1000 kişinin çalıştığı bir fabrika açtık. Sonrasında mevcut arkadaşlarımız başladı, incir işletmesi açmaya.
Şerif Temel kaybettikten sonra, siyasetten çekildi. Derler ya peynirin kurdu içindedir. Kendi içimizdeki arkadaşlarımızdan kaynaklandı. Bazı arkadaşlarım bizimle birlikte uyum içinde çalışamadılar. O dönem bazı arkadaşlarımız seçimi kaybedeceğiz, kanalizasyon yerine şöyle yapalım, böyle yapalım derken, ben İncirliova’nın hizmetini aksatmamak için çalıştım.
Hayatım sadece İncirliova ve ülkemizin kalkınması, milletimizin üretmesi için, milletimizin kazancının artmasını sağlamak için geçti. Kendim için hiçbir şey yapmadım.
Kürşat oldu, Gürşat! Neden olduğunu kendisine sormanız gerekiyor. Onun nedenini ona sorun. Onların hepsini sadece ben bilirim. Benim ismim doğuştan Şerif Temel.
Bizim devrettiğimiz dönemin ardından Yahya Orbay kardeşim bir şeyler yapmaya gayret etti. Ancak sonrasında Vahit Dede bir şey yapamadı İncirliova’da. Ardından Fadime Orbay seçildi. Fadime Hanımında etrafı kaplanlar, sırtlanlarla doldu. Bizim yaptığımız inşaatları satmaya başlamışlardı. 2014’te de Gürşat Kale gelince, bir sürü proje sundu.
Ben Gürşat’ın bazı konularını bildiğim için arka çıkmadım.
Gürşat’a arka çıkanların beni kullanamadıkları, beni ikna edemedikleri için farklı durumlar oluştu. Ben 2009 yılında MHP’den istifa ettim. Bunun sebebi de yok efendim Şerif Temel zarar veriyor, yok doğru yapmıyor denmesiydi.
Ben neyi doğru yapmadım biliyor musunuz? Bu partiye içkici giremez, hırsızlar giremez, uygunsuz insanlar giremez dediğim için bunlara ters geldi.
2009 yılında Şerif Temel’e öyle ithamlarda bulundular ki, bu benim için bir hırs durumuna geldi. O dönem DP Genel Başkanı, şu andaki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ydu. Ona da saygılarımı sunuyorum. DP ile girdiğimiz seçimde yine 150 oy bir arkadaşımızın yaptığı hatalı bir açıklama sebebi ile seçimi kaybettik.
O dönemden bu zamana yaklaşık 10 sene geçmesine rağmen göreve gelenler yine hiçbir şey yapmadılar. Bir kanalizasyon çalışmasını bitiremediler. Yeni çıkan imar planına göre, yapılan bir apartmanda kaç daire varsa o sayıda bina altına park alanı yapılması gerekiyor. Günümüzde İncirliova’da hiç bir binada yok.
Satılan mallar içinde sürekli mevcut Başkan’a itham etmek istemiyorum ama böyle bir gerçek var. Aytekin Bey’de bazı konuları Belediye Başkanlığı yapmadığı için bilmemesi normal. Aytekin Bey’in belirtmiş olduğu Cumhuriyet Mahallesi’ndeki kanalizasyon bitti demesine, neden böyle söyledin diyemem. Sadece meclis üyeliği yaptı, o da şöyle gerçekleşti. Bugün Ak Parti’den meclis üyesi seçildi, ertesi gün Yahya kardeşim ona Encümen üyeliği teklif etti, anında CHP’ye geçiş yaptı.
Aytekinciğim bu işler deve çiftliği yapmaya, deve sütü satmaya benzemez!
Biz, İncirliova’yı bıraktığımız yerden devam ettireceğiz. Çünkü herşey yarım kaldı. Kanalizasyon işlerinin henüz 4te 3ü bitti. Biz kazandığımızda, Mustafa Savaş’ta kazansa, Özlem Çerçioğlu’da kazansa ikisinin önüne gidip projemi anlatabilirim. Onun için bağımsız aday oldum. Sadece İncirliova var, partim yok.
“Biz kimseyle dostta değiliz, düşmanda değiliz.”
İttifak olaylarında da zaten onlar kendi aralarında anlaşamıyorlar. Bırakın karşılıklı siyaset yapmayı, kendi içlerinde anlaşmaları yok. Diğer tarafta DSP’den 1999 yılından 2004’e kadar ben İncirliova’da, o Acarlar’da Belediye Başkanlığı yaptık. Biz kimseyle dostta değiliz, düşmanda değiliz.
Bir tarafta Cumhur İttifakı var, bir tarafta Millet İttifakı var. Ben ise İncirliova’yla, tüm mahalleleriyle bütünleştim. Ne buralıyım, ne oralı.
İncirliova’mıza kim hayırlıysa, Allah onu nasip etsin. Hayırlı işler yapacak olanı nasip etsin.” dedi.
